28 Şubat 2011 Pazartesi

Robinson Kuruz

Zamanında bir yılda zor bitirdiğim danirler defoe'nin ölümsüz eseri. Ama gercekten bitirdiğimde çok hoşuma giden nadir kitaplardan biri. Konusu kısaca söyle:(hatırladığım kadarıyla)
Bı cocuk var. 17-18 yaslarından evden kaciyo. Arkadaşıyla beraber gemiye atlayıp ülke dısına çıkıyor. Ordan başka yerlere gemilerle seyahat ediyo. Sonra yanlış hatırlamıyorsam Brezilya'ya yerleşiyor. Orada ev alıyor. Tarlası oluyo falan filan para biriktiriyor. Cevre ediniyor kendisine. Sonra bı gemi seyahati hakkında haber alıyor. Tüm parasıyla yapmaya son vermeye karar verdigi şeyi yapiyo. Gemi ile yeni bir seyahat yapıyor. Cikiyolar yola. Bı süre sonra dev dalgalar, fırtına derken bunların gemisi batıyor ve arasından sadece bizim robinson kurtuluyor. Orada gemiden altıyı fıçılarla, tahtalarla yeni bir yasam yeri kuruyor kendine. Böyle uzun bı süre yaşıyor. Çook uzun süre sonra bulduğu bı ayak izi sonucunda adada kendisinden baskalarının olduğunun farkına varıyor. Korkuyo ve bu onun rüyalarına kadar giriyor. Daha sonra korkusu ile yüzleşiyor ve o adadaki diğer kisi karşısına çıkıyor. Yani Cuma. Bakıyor bu adam iyi. Yardımcısı yapıyor. Konuşmayı ve dilini öğretiyor. Yeni bir dostu oluyor adada. Daha sonra bulunduğu adanın biraz iletdiyse başka bı ada olduğunu ve orada yerlilerin yaşadığını ve rehinelerin olduğunu anlıyor. Rehinelerin arasında cumanın babasida yer alıyor. Bı gün geliyo bunlarin adasına gemi ile saldiriyolar. Bizimkiler kazanıyor ve tekne ile kaciyolar. Maalesef cuma ölüyor. Bizim robinson kurtuluyor ve evine geri donüyor. 
Gercekten ben böyle karışık anlattım ama mükemmel ve kaliteli bir kitap tavsiye ederim...(:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder